Karotis Arter Hastalıkları (Şah Damarlarının Daralması)

Karotis Arter Hastalıkları (Şah Damarlarının Daralması)

Karotis damar hastalığı boynun her iki yanından seyrederek kafatasına giren ve beynin her iki yarım kürelerini beslemek ile yükümlü olan karotis atar damarlarının daralması veya tıkanmaları sonucunda ortaya çıkan hastalıktır.

Hastalığın Nedenleri Nelerdir?

Çeşitli etkenler olduğu gösterilmiş bunlar ana hatları ile  Hipertansiyon, Nikotin bağımlılığı, Diyabet, kan yağlarının yüksekliği ve Genetik etkenler olarak kabul edilmiştir

Belirtiler Nelerdir?

Etkilenen şah damarının karşı tarafında kol ve/veya bacakta kuvvet kaybı his kaybı, hareket kaybı, aynı tarafta geçici veya kalıcı görme bozukluğu atağı, bayılma bilinç kaybı, yüz felci ve konuşma bozukluklarıdır.

İnme Nedir?

Beynin bir bölgesine giden dolaşım birkaç dakikadan daha fazla kesildiğinde o bölgedeki beyin hücrelerinin tahrip olmasıyla hastada görme, konuşma, vücudun belli bölgelerinde hareket ya da his kaybı gelişmesidir. Altta yatan hastalık hali geçici ise yarattığı belirtiler de geçici olabilir ve bu duruma “Geçici iskemik atak” denir.

Tipleri Çeşitleri Var Mıdır?

Asemptomatik yani şikayet vermeyen  karotis damarı darlıkları; steteskopla dinleme  ile üfürüm alınan veya Doppler sonografide tesadüfen tespit edilmiş şah damarı darlıkları

Semptomatik yani şikayet veren geçici veya kalıcı olarak, ortalama 48 saatten kısa süren hareket ve his kaybı, konuşma bozukluğu, el kol veya bacakta güç kaybı

Muayene Ve Tetkik Yöntemleri Nelerdir?

Klinik muayenede  çeşitli yöntemler  kullanılabilmektedir. doppler sonografi, MR Anjiografi, CT Anjiografi, konvansiyonel anjiografi

Tedavisi Mümkün Müdür Varsa Seçenekler Nelerdir?

Medikal tedavi, cerrahi tedavi ve girişimsel radyolojik müdahalelerdir

Medikal Tedavi Risk yönetimi ile eşlik eden hastalıkların tedavisi, Kan sulandırıcı tedavi, damar genişletici ilaçlar verilmesi ile yapılmaktadır.

Müdahaleli Tedaviler

Sadece karotis damarı daralmış ancak tam olarak tıkanmamış damarlara uygulanan tedavilerdir. Tıkanmış olan karotis damarına herhangi bir müdahaleli tedavi uygulamaya gerek yoktur.

A – Cerrahi tedavi;  dünyada kalp dışı damar  operasyonları arasında 1.sırada yer almaktadır. Yaklaşık yarım asırlık tecrübe ile tüm dünyada düşük komplikasyon oranı ile (%2 – 5) ile Semptomatik (şikayet belirtileri olan ) ve kısmen asemptomatik (belirti göstermemiş olan ) karotid arter hastalarının tedavisinde altın standart olarak kabul edilen yöntemdir. Cerrahi tedavi genel, Bölgesel veya lokal anestezi eşliğinde darlığa yol açan plağın  çıkarılması + gerektiği takdirde yama uygulanarak daralmış Karotid damarın  genişletilmesi eğer yeterli çapa sahip ise de direkt olarak kapatılmasından oluşur.

Operasyon Ve Sonrası Süreç Nasıl İşlemektedir?

Kliniğimizde bu operasyon bölgesel anestezi ile yani uyutulmadan hastanın bilinci yerinde iken yapılmakta ve operasyon sonrası 2. gün hastalar evlerine taburcu edilebilmektedir. Bu yöntemin ana avantajı hastanın operasyon esnasında bilincinin yerinde olması nedeni ile o anda oluşabilecek problemlere de aynı hızla müdahale edilebilmesi fırsatını tanımaktadır. Genel anestezide bunu ancak hasta narkozun etkisinden kurtulup uyandığında yapabilmek mümkün olmaktadır.

Operasyon Gereken Durumlar

Geçici ataklar geçirmiş olan hastalar öncelikli olarak bir operasyon endikasyonu taşımaktadırlar. Opere edilmemiş bu gurup hastalarının 5 yıl içinde felç geçirme riski ortalama olarak %20 olduğu gözlemlenmiştir. Asemptomatik belirti göstermeyen hastalarda ise aşağıdaki durumlarda bir operasyon endikasyonu konulmaktadır.

  1. Çift taraflı ileri derecede darlığı (> %90 ) veya karşı tarafın total tıkalı olduğu tek taraflı darlıklar
  2. Medikal tedaviye rağmen ilerleyici özellik gösteren %80 den > darlıklar
  3. Ülsere plağa sahip emboli riski yüksek olarak görülen darlıklar
  4. Uzun-büyük, fazla kan kaybı ve hipotansiyon tehlikesi ile seyredebilecek operasyonlarda önce hazırlık olarak ( örneğin koroner bypass operasyonu gibi )

Girişimsel Radyolojik Tedaviler

Balon anjioplasti + Stent implantasyonu yöntemi vücuttaki damarların çeşitli bölgelerindeki daralmalarda uzun yıllardır başarı ile kullanılmaktadır. Boyun damarlarının tıkanıklıklarında stent yöntemi kısa bir süredir uygulanmaktadır. Son yıllarda bu bölgede uygulanan bu yöntemin henüz açıklanan kısa dönem sonuçlarının cerrahiye göre bir üstünlük göstermemiş olması, halen uzun dönem sonuçlarının bilinmiyor olması gibi nedenlerden dolayı bu yöntem sadece seçilmiş bir hasta gurubunda ve özellikle teknik ve diğer sebeblerden dolayı operasyonun uygulanamadığı durumlarda uygulanmaktadır.

Balon anjioplasti + Stent implantasyonu seçilmiş semptomatik ( hastalık belirtisi gösterip buna bağlı şikayeti bulunan ) hastalarda uygulanmaktadır.

Endikasyonlar Olarak;

Boyun bölgesinde radyo terapi görmüş hastalar, darlığın anjiografide cerrahi için ulaşılması güç kafatası içinde  kaldığı hastalar, operasyon sonrası uzun dönemde gelişen tekrarlayıcı darlıklar.  Asemptomatik şikayeti olmayan hastalarda yukarıdaki durumlar haricinde tedavide yeri yoktur.

Bu gönderiyi paylaş